UNESCO Dünya Mirası Kriterleri, kültürel miras yönetimi ilkeleri ve uluslararası koruma prensipleri, tarihî yapılarda ağır ve büyük araç kullanımını kesin olarak sınırlamaktadır.

Ayasofya, yalnızca İstanbul’un değil, dünya kültür mirasının en değerli ve kırılgan yapılarından biridir. Mimarisi, zemin dokusu, taşıyıcı sistemi ve iç mekân düzeni, 1500 yılı aşkın bir tarihin izlerini taşımakta olup en küçük dış etkilerden dahi zarar görebilecek niteliktedir. Son dönemde Ayasofya’nın tarihi binası içerisine yüksek ve ağır tonajlı sınıftan bir kamyonun giriş yaptığının görüntüleri sosyal medyada paylaşılmıştır. Bu durum tarihi binayı hem yapısal hem de kültürel miras açısından ciddi risk altına sokmaktadır. Bu nedenle yapıya giren her araç, ekipman ve yapılacak müdahalelerin titizlikle değerlendirilmesi zorunludur. Ayasofya’nın iç mekânı, son derece eski ve hassas taşıyıcı unsurlardan oluşur. Büyük boyutlu ve ağır tonajlı bir aracın, zemine aşırı yük bindirmesi, zemin altındaki tarihî katmanları etkilemesi, taşıyıcı duvar ve sütunlar üzerinde sallantı ve titreşim oluşturması gibi etkiler, yapının bütünlüğünü olumsuz yönde etkileyerek uzun ve kısa vadeli somut ve potansiyel zararlar doğuracaktır. Bu tonajda bir kamyonun tarihi yapıya sokulması tonozlara, kemerlere veya alçak geçiş noktalarına çarpma, tarihi kapı eşiklerine sürtünme, mozaik, kalem işi ve mermer kaplamalara fiziksel zarar verme riskini de ortaya çıkarmaktadır. Bu tür zararların telafisi çoğu zaman son derece zor ya da imkânsız ve oldukça da maliyetlidir.  Bu tip ağır araçların neden olduğu sallantı ve titreşimler, yüzyıllık çatlakların genişlemesine, harç dokusunun gevşemesine, mevcut restorasyon bölgelerinde mikro zararların oluşmasına yol açacaktır. Bu ve benzeri hasarlar anında görülmeyebilir ancak uzun vadede yapının stabilitesini ciddi şekilde tehdit eder.

UNESCO Dünya Mirası Kriterleri, kültürel miras yönetimi ilkeleri ve uluslararası koruma prensipleri, tarihî yapılarda ağır ve büyük araç kullanımını kesin olarak sınırlamaktadır. Ayasofya gibi benzersiz bir yapıya ağır tonajlı, yüksek araç sokulması ve kullanılması hem tarihî dokuya hem de binanın yapısal bütünlüğüne ciddi ve geri dönüşü olmayan zararlar verecektir. Bu tür uygulamalar: Uluslararası standartlara aykırı, kurumsal sorumluluk açısından ise problemlidir.  Ayasofya özelinde ülkemiz genelinde Anadolu ve Dünya Kültür Mirasımıza ait ünik eserlerimizin ve antik kentlerimizin restorasyon sorumluluğunu üstlenecek şirketlerin, yapacakları işe ilişkin temel bilgi ve prensiplere haiz olmaları ve Koruma Kurulları uzmanları tarafından titizlikle denetlenmeleri şarttır.

Ayasofya’ya yapılacak tüm müdahalelerin öncelikle, UNESCO dünya mirası kriterleri kapsamında belirtilen kültürel miras yönetimi ilkeleri ile uluslararası koruma prensipleri çerçevesinde, kontrollü ve uzman gözetiminde gerçekleştirilmesi şarttır. Bu kapsamda gerekli durumlarda, tarihî mekâna araç sokmadan önce İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu uzman konservatörleri, statik mühendisleri ve kültürel miras koruma ekiplerinin değerlendirme ve denetiminde mevcut uygulama sürecinin yönetilmesi zorunludur. Arkeologlar Derneği, yetkililerden Ayasofya’da restorasyon adı altında gerçekleştirilen koruma ihlalini durdurarak gerekli önlem ve tedbirleri ivedilikle almalarını talep etmektedir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Arkeologlar Derneği Yönetim Kurulu

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir